Nevşehir’de yaşayan Songül ve Fahri Efe çiftinin Ayşe ve Fatih isimlerini verdikleri 2 çocukları dünyaya geldi.
Ancak çiftin oğulları Fatih’e, 2012 yılında 14 yaşına geldiğinde böbrek yetmezliği tanısı konuldu. Efe çifti, çocuklarının hastalığına yaşadıkları kentte tahlil aradı fakat bulamadı. Yakınlarının tavsiyesi ile aile, böbrek nakli için özel bir hastaneye başvurdu. Bu sırada Songül Efe, oğluna böbreğini vermek için istekli oldu. Hastanede yapılan testler sonucunda böbreğinin uyumlu olduğunu öğrenen Efe, yapılan nakille oğluna ikinci sefer hayat verdi. Naklin akabinde kısa müddette sıhhatlerine kavuşan anne ve oğul taburcu edildi. 2 sene sonra, bu sefer 18 yaşındaki abla Ayşe Efe’ye böbrek yetmezliği tanısı konuldu.
BABAANNESİNDEN BÖBREK NAKLİ YAPILDI
Ayşe Efe’ye babaannesi Gülser Efe böbrek vericisi olmak istedi. Testlerde ahenk sağlanınca genç kız, babaannesinden aldığı böbrek ile yaşama tutundu. Fakat nakil sonrasında evlenen ve 2 çocuk sahibi olan Ayşe Efe’nin babaannesinden aldığı böbreği, ortadan 10 sene geçtikten sonra tekrar iflas etti.
BABASI CAN OLDU
1 sene boyunca diyalize giren Ayşe Efe’ye bu sefer de babası Fahri Efe böbreğini vermek istedi. Denetimlerde babasıyla böbreği uyumlu olan Ayşe, bu sefer de babasının böbreğiyle yaşama tutundu. 4 Şubat’ta gerçekleştirilen nakil sonrasında baba ile kızı, kısa müddette sıhhatlerine kavuştu. Hastanede annesinden böbrek alan Fatih, ablasına böbrek veren babasına; oğluna böbrek veren anne de kızına refakatçilik yapıyor.
“DİYALİZE GİREN 30 BİN HASTA VAR”
Nakil ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. İbrahim Aliosmanoğlu, baba ve kızın 3 günde böbrek kıymetlerinin olağana döndüğünü söyledi. Prof. Dr. Aliosmanoğlu, “Nakil yaptığımız Ayşe’de genetik bir sorun dediğimiz sendrom vardı. Tıpkı sorun erkek kardeşi Fatih’te de meydana gelmiş ve 2012 yılında annesinden böbrek nakli gerçek gerçekleştirilmiş. Ayşe’ye 2014 yılında böbrek nakli yapılmış lakin son 1 yılda artık yine böbrek yetmezliğine girdiği için 1 yıldır tekrar diyaliz tedavisine başlamıştı. Diyalizde uzun müddet hayat düzgün devam etmiyor maalesef. Fakat bu sefer de babaları verici oldu. 3 gün evvel de böbrek naklini gerçekleştirdik. Organ bağışı günümüzde çok kıymetli. Diyalize giren kayıtlı 30 bin hasta var” dedi.
“HİÇ TEREDDÜT ETMEDİM”
Kızıyla bir ortaya gelince his dolu anlar yaşayan Fahri Efe, “2012’de kızım nakil olmuştu. Lakin annemden aldığı böbrek 12 yıl sonra iflas etti. Ben de bu kere ona kendi böbreğimi verdim ve çok şükür kızım sıhhatine kavuştu. Sonrasında oğlumda da organ yetmezliği sorunu ortaya çıktı. Oğluma da annesi böbreğini verdi. Böbrek naklinden kimse korkmasın, herkes verebilir. Yabancı birisi, tanımadığı yabancı birisine böbreğini vermez lakin aile veriyor. Hiç tereddüt etmedim” diye konuştu.
“BABAMA MİNNETTARIM”
Diyalizin kendisi için çok sıkıntı olduğunu söyleyen Ayşe Efe, “12 sene sonra böbreğim iflas etti. Evvel kadavradan nakil için başvurmuştum lakin çıkmadı. Bu sefer babam böbreğini verdi. Babama çok minnettarım. 1 sene boyunca diyalizde çok zorlandım sahiden. Haftada 3 kere diyalize gidiyordum ve 4 saat sürüyordu. Bu süreçte her şey kısıtlıydı. Suyu bile gerçek düzgün içemiyordum. Suya hasret kalmıştım. Şu an babamın sayesinde her şeyi doyasıya yiyip içebiliyorum. Sıhhatime yine kavuştum. Organ bağışı hakikaten hayat kurtarıyor” dedi.
“DİYALİZ ÇOK SIKINTI BİR SÜREÇTİ”
Diyaliz sürecinin çok sıkıntı olduğunu söyleyen Fatih Efe de “2012’de kısa periyodik diyalize girdim. Diyaliz çok sıkıntı bir süreçti. Dışarı çıkamıyor, okula gidemiyordum. O vakitler böbrek naklini tam bilmiyorduk. Böbrek nakli olan birinin yanına gittik ve o anlattı. Annem de bana böbreğini vermek istedi. Bu formda böbrek nakliyle tanıştık. Nakilden sonra olağan bir insan üzere gezmeye, istediğimizi yiyip içmeye başladık. 15-16 yıldır rastgele bir külfet yaşamadım” diye konuştu.
“EVLAT DEYİNCE AKAN SULAR DURUR”
Yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamayan anne Songül Efe ise “Evlat deyince akan sular durur. Hayatta değişemeyeceğim tek şey evlatlarım. Fatih’e böbreğimi verirken 1 saniye bile düşünmedim. Yalnızca onun sağlıklı olmasını istedim. Zira oğlum diyalizde çok sıkıntı günler geçirdi. Kızım da babasının sayesinde kurtuldu” dedi.