Kış mevsiminde olduğu kadar yaz aylarında da görülmesi yerlerin başında gelen Uludağ Göller Bölgesi, doğal güzellikleriyle görenleri kendine hayran bırakıyor.
Uludağ’ın huzur veren sessizliği yaşamak, mis gibi temiz havasını ciğerlerine çekmek isteyenler, soluğu zirvenin yanıbaşındaki Göller Bölgesi’nde alıyor. Ancak kamp yapmaya ve huzur bulmaya gelenlerin yaşadıkları endişe, herkesin keyfini kaçırmaya yetiyor. Doğal güzelliklerin içinde keyif yaparken etrafı kirleten, bulduğu iki taş arasına ateş yakan ve yanında getirdiği silahla sağa sola ateş açan magandalar, insanlar kadar hayvanları da tedirgin ediyor.
Bursalı dağcı İsmet Şentürk, Uludağ’ın zirvesindeki göllerin güzelliklerini kaydederken; gördüğü manzara karşısında gözlerine inanamadı. Göllerin çevresinden topladığı mermi kovanları ve yakılan ateşlerden geriye kalanlar “bu kadarına da pes” dedirtti.
Kimi İstanbul’dan kimi başka şehirden gelen kampçılarla yaptığı röportaj esnasında bile yankılanan silah sesleri, herkesi şaşkına çevirdi. Bunların yapılmaması gerektiğini belirten kampçılar, bu güzelliklere sadece kendileri değil geriden gelen nesillerin de görmesi gerektiğini söyledi. Yankılanan silah seslerinden çok rahatsız olduklarını dile getiren vatandaşlar, sadece kendilerinin değil hayvanların da rahatsız olabileceğini bu gibi aktiviteler için poligonlar olduğuna dikkat çekti.
Bursalı dağcı İsmet Şentürk; “Uludağ Milli Parkı, Türkiye’nin en eski milli parklarından bir tanesidir. Uludağ Milli Parkı’nın en önemli ve güzel yerlerinden bir tanesi olan Göller Bölgesi denetlenmiyor. Ziyaretçiler tarafından hoyratça kullanıyor. Göllerin kenarındaki çayırlarda rastgele ateşler yakılıyor. Gece ve gündüz gelen ziyaretçiler tarafından rastgele silahlar ateşleniyor. Bu bölgenin hoyratça kullanılmasının engellenmesi ve buranın denetlenerek sahip çıkılmasını istiyoruz. Milli Parklar hepimizindir. Bu alanlar koruma altındadır. Buraların bir koruma kuralları var. Bunlara uyulması gerekiyor. Bir kere buralarda ateş yakılmaması gerekiyor” dedi.