Edirne’nin Keşan ilçesinde yaşayan Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültür Mirası Taşıyıcısı ve Teke Yöresi’nde Yörüklere ilişkin bir çalgı olan 3 telli saz çalan sanatkarlar Ahmet Uğur Parmaksız ve Ali Ulutaş, Antalya’nın Alanya ilçesinde düzenlenen Üç Telli Saz Kampı’na katıldı.
“TÜRKİYE’DE YAŞAYAN SON TEMSİLCİLERDEN BİRİSİ”
Ahmet Uğur Parmaksız, kampa katılanların müzik geçmişi olan beşerler olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Üç telli saza ilgileri vardı, biliyor ve tanıyorlardı. Onlarla 2 gün boyunca üç tellinin çalım tekniği konusunda bilgilendirmede bulunduk. Üç telliye has çalım teknikleri var. Bunları tek tek gösterdik. Üç tellinin kendine has bir ses sistemi var bununla ilgili bilgi verdik. Tel kalınlıklarının sese nasıl tesir ettiğini anlattık. Birlikte birtakım uygulamalar yaptık. Sevgili Ali Ulutaş da bizimleydi. Ali Ulutaş, üç telli konusunda Türkiye’de yaşayan son temsilcilerden birisi. Onun da üç telliyi nasıl çaldığını ve nasıl bir tekniğe sahip olduğunu iştirakçiler teğe bir deneyimleyerek gördü. Ali Ulutaş’la birlikte hem konser verdik hem de atölye çalışması gerçekleştirdik. Onunla yaptığımız atölye çalışması çok daha kapsamlıydı. Zira ondan öğrenebileceğimiz çok şey vardı. Onun çalım tekniği benim için çok pahalı. Ayrıyeten bu çalışmalarımız kayıt altına alındı. Bunu internet üzerinden paylaşacağız”
“KENDİNE HAS BİRÇOK TEKNİĞİ VAR”
Birçok kişinin halk kültürünün bir kesimi olan üç telli sazı çalmayı öğrenmek istediğini tabir eden Parmaksız, “Gelenler bunu isteyerek ve ‘daha fazla ne öğrenebilirim’ mantığıyla gelmiş. 2-3 günde bu saz baştan sona öğrenilemez. Sahiden sıkıntı bir saz. Kendine has birçok tekniği var. Çalım şekli biraz daha farklı. Bu yüzden önemli bir emek gerekiyor. Lakin o kamp müddeti içerisinde en azından neyin ne olduğunu gördüler. Ali Ulutaş’la teğe bir çalıştılar” tabirlerini kullandı.
” TIPKI EZGİYİ FARKLI FARKLI ÇALABİLİYOR”
Üç telli saz sanatkarı Ali Ulutaş’ın Türkiye’nin kıymetli bir pahası olduğunu ve sazla bütünleştiğini lisana getiren Parmaksız, şu sözleri kullandı:
“Ali Ulutaş, Antalya’nın Elmalı ilçesinde yaşıyor. Seracılık yapıyor ancak hayatı çobanlıkla geçmiş. Bu sazı sahiden çok yeterli çalıyor. Bu sazla bütünleşmiş. Bu eğitimler olabilecek bir iş değil. Eğitimle bir yere kadar gidersiniz. Fakat eğitimin dışında bir şey bu. Parmakların o dokunuşu, enstrümana o yaklaşımı çalışarak olacak bir şey değil. Çok hoş çalıyor. Saatlerce onu dinleyebilirsiniz. Oradakilerde tıpkı şeyi söylediler. Akıcı ve farklı şeyler çalıyor. Birebir ezgiyi farklı farklı çalabiliyor. Çok özel ve mütevazı bir insan. Kendisinden üç telli konusunda öğrenilebilecek çok şey var”